İnsanın bitmek bilmeyen hareket etme, keşfetme, başka topraklara ayak basma, yeni kültürleri tanıma içgüdüsü nesiller boyunca şekil değiştirerek devam ediyor. Seyahat rutininde sürdürülebilir felsefeyi odağına koyan mekânlar tercihlerde yükselirken, karşımıza yeni neslin sahip çıktığı taptaze bir tanım çıktı: Promadler (progressive nomad) yani ileriyi düşünen göçebeler.
Çevre bilincinden eşit haklara uzanan geniş bir skalada yararlı olmanın anlamını içine sindiren yeni göçebeler, taleplerinin karşılığında yeni bir lüks anlayışına ön ayak oldular. Doğayla barışık, fazlalıklardan arınmış, yeniden değerlendiren, lokal unsurlardan güç alan ve teknolojiyi faydaya çeviren bir yaşam pratiğinin hayata geçişini heyecanla takip ediyoruz.